21 Mayıs 2014 Çarşamba

Çilekli cheesecake

Cheesecake benim en sevdiğim tatlılardan biridir,nedense eşim sevmez fakat iddia ediyorum şimdi vereceğim cheesecake tarifi parmaklarınızı yedirtecek kadar lezzetli bir tarif, Eşim sevmez demiştim ya çilekli cheesecake çok beğendi şimdi diyeceksiniz parmaklarını yedimi diye parmaklarını yemesin diye ben yedirdim dermişim :)))))))))) Neyse mutlaka deneyin sakın yapamam olmaz kek çatlar demeyin işte tarifim: MALZEMELER 500 gr labne peyniri 1 paket krema 1,5 su bardağı toz şeker 4 yemek kaşığı un 4 yumurta ve 1 yumurtanın sarısı 1 paket vanilya Alt taban için: 2 paket burçak bisküvi 100 gr eritilmiş tereyağı 1 su bardağı toz gibi çekilmiş fındık Yarım çay bardağından biraz az süt Üzerinin sosu için: 250 gr çilek 5 yemek kaşığı şeker 2 yemek kaşığı mısır nişastası (1 çay bardağı su ile eritilir) 1 su bardağı su 1 paket vanilya HAZIRLANIŞI Alt tabanı için, bisküvileri ve fındığı rondoda un gibi yapana kadar çekiyoruz. Eritmiş olduğumuz tereyağını ve sütü yavaş yavaş ilave edip alt tabanı hazır hale getiriyoruz. Sosu için; çileği rondodan geçiriyoruz tencereye alıp üzerine 1 su bardağı su ,şeker bir çay bardağı soğuk suyla mısır nişastasını eritip içine ilave edip kaynatmaya başlıyoruz. Kaynayınca kısık ateşte 5 dakika daha kaynatıp ocaktan alıp vanilyasını ilave edip ılıyana kadar kabuk tutmaması için hafif karıştırıyoruz ve soğumaya bırakıyoruz. Öncelikle alt taban için kelepçeli kalıbımızı iyice yağlayıp hazırlanmış olduğumuz harcı içine bastırarak düzgün ve eşit bir şekilde yerleştirip dolaba koyuyoruz. Labne peyniri ayrı bir kapta 3 dakika kadar çırpıyoruz. Kremayı da aynı şekilde ayrı bir kapta hafif katılaşana kadar çırpıp 2 sinide aynı kabın içine alıp içine şekeri ilave edip çırpmaya devam ediyoruz. Yumurtaları da tek tek ilave edip yaklaşık 5 dakika çırpmaya devam ediyoruz. En son unu ve vanilyasını ilave edip dolaptaki harcı çıkarıp üzerine döküyoruz Bu arada dökmeden önce kalıbın kenarını folyo ile sarıyoruz. Böylelikle uzun süre fırında kaldığı için kenarları yanmamış oluyor. Ve kalıba hafifçe vurup içindeki hava kabarcıklarının dışarı çıkmasını sağlayıp önceden ısıtılmış fırında ilk 10 dakika 200 derecede, 10 dakika sonra 160 derecelik fırında pişiriyoruz. Fırının kapağını 1 saatten önce asla açmıyoruz. Ayrıca fırının içine mutlaka ısıya dayanıklı su dolu orta büyüklükte bir kap koyuyoruz. Böylelikle çatlamasını önlüyoruz..Ve 1 saat sonra kapağı açtığımızda Cheesecakemiz hafif salladığımızda oynamıyorsa fırını kapatıp kapağını biraz aralayıp ılınmaya bırakıyoruz. Ilındıktan sonra fırından çıkarıp 1 saat kadar soğuduktan sonra hazırladığımız sosu üzerine döküp dolapta 1 gece dinlendirip servis yapıyoruz. (Ben çilek sosu dökmeden önce cheesecake in üzerine çilek dilimleri dizdim üzerine çilek sosu döküp buzdolabında beklettim. AFİYET OLSUN…

ABD'ye 'TOKAT' sorusu

Türkiye'ye yasa boğan ve 301 maden işçisinin ölümü ile sonuçlanan Soma madeninde meydana gelen kaza ve sonrasında yaşanan olaylara ilişkin tepkiler ABD'de de yankılandı. Amerikan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Soma'da bir kişiye tokat attığı şeklindeki iddialara ilişkin, "Ortaya çıkan birçok video gördük. Elbette ki, görünüşe göre göstericilere nedensiz şiddet uygulanmasını reddediyoruz. Türkiye'deki hukukun üstünlüğü uyarınca hesap verilmesinde ısrar ediyoruz" dedi. Türkiye'ye yasa boğan ve 301 maden işçisinin ölümü ile sonuçlanan Soma madeninde meydana gelen kaza ve sonrasında yaşanan olaylara ilişkin tepkiler ABD'de de yankılandı. Günlük basın toplantısında bakanlığının gündeme ilişkin değerlendirmelerini açıkladıktan sonra, gazetecilerden gelen soruları yanıtlayan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, Türk gazetecilerden gelen sorular üzerine, Soma'da yaşanan faciadan sonra olup bitenlerden haberdar olduklarını ve olayların değişik videolarını da izlediklerini belirtti. Türkiye'nin, madende patlak veren yangının ardından yerin yüzlerce metre altında mahsur kalan maden işçilerini arama kurtarma çalışmaları için ABD'den herhangi bir yardım istemediğini, istemiş olsa hemen kabul etmiş olacaklarına değinen Psaki, olayda yaşamını yitiren maden işçilerinin ailelerine başsağlığı diledi. Soma'daki faciadan sonra yaşanan protestolarda polisin aşırı ve gereksiz güç kullanmasına yönelik bir soruyu, "Bu korkunç trajedinin sonrasında yaşanan gelişmeleri, haberleri izlemekteyiz. Tabii ki, bildiğiniz gibi biz düşüncelerin açıklanmasını, toplantı ve barış içinde yapılan protestoları destekliyoruz ve bunları vazgeçilmez demokratik haklar olarak görüyoruz" diye yanıtladı. Psaki, Soma'da polisin aşırı şiddet kullanıp kullanmadığı sorusunu da "Bazı olaylardan kesinlikle endişeliyiz" diye yanıtladı. Gazeteciler yaşanan kargaşada antisemitik sözler sarf edilip edilmediğini sordu. Psaki, "Bu konudaki haberleri gördük. Spesifik olarak neler söylediğini bilmiyoruz. Eğer hakaret içerikli sözler söylenmişse, tabi ki bunları kınıyoruz. Orada bazı karışıklıklar var. Eğer gerçekten antisemitik sözler söylemişse elbette kınıyoruz ancak bildiğim kadarı ile orada bir karışıklık var" dedi.

İşte o isimlerin ifadeleri

Soma faciasının ardından tutuklanan 5 kişinin mahkemede verdikleri ifadeler ortaya çıktı. Şüphelilerden bazıları gaz ölçümünün kendi sorumluluğunda olmadığını, kimi ise ölçümlerin normal olduğunu iddia etti. El Cezire Türk'ten Turaç Top'un haberine göre, şüphelilerden Yalçın Erdoğan, Emniyet vardiya mühendisi olarak görev yaptığını belirtti ve ifadesinde şunları söyledi; “Görevim gereği vardiya sırasında ocak içerisindeki gaz oranını tespit ediyorum. Bu olaydan önce daha önce de ocak içerisinde görevim gereği yapmış olduğum gaz ölçümlerinde olması gerekenden farklı bir gaz oranı ölçmedim.” Şüphelilerden teknik nezaretçi Ertan Ersoy ise madende ortaya çıkan fiziki aksaklıkları tutanak halinde işlediğini söyledi ve söz konusu gaz ölçümlerinde yapılması gerekenlerin kendi sorumluluğunda olmadığını açıkladı: “Madendeki gaz ölçüm sensörlerinin olması gerekenden yüksek ölçüm yaptığında bu durumdan sorumlu olan ekip iş sağlığı güvenliği ekibidir. Benim gaz ölçümüne ilişkin herhangi bir sorumluluğum yoktur.” Şüphelilerin verdikleri bu ifadelerde de sık sık gaz ölçümlerinden bahsedilmesinin sebebi madende yapılan gaz ölçümlerinde oranın olması gerekenin çok üstünde çıkmasıydı. Bilgisayar kayıtları ifadeleri reddediyor Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında maden işletmesinin geriye dönük bir yıllık işlemleri dâhil tüm bilgi ve belgelerine el konuldu. El konulan şirket bilgisayar kayıtları, kaza günü ile kazadan iki gün önce gaz sensörlerinin uyarı vermesine rağmen önlem alınmadığını ortaya çıkardı. Bu iki uyarıda da karbonmonoksit seviyesinin yüzde 50’nin üzerine çıktığı tespit edildi. Bu, yangının küçük çapta da olsa başladığını ya da başlamasına uygun ortamın oluştuğu anlamına geliyor. Bu uyarılara rağmen hiçbir önlem alınmadan madende çalışma sürdürüldü. Üstelik karbonmonoksit miktarının deftere işlenmediği ve işletme müdürü tarafından da imzalanmadığı belirlendi. "Psikolojim uygun değil" Tutuklu yargılananlardan İşletme Müdürü Akın Çelik, psikolojik olarak ifade verecek durumda olmadığını belirtip şunları söyledi: “Maden içerisindeki gaz değişimine ilişkin ölçümleri yapan sensörler ve bu sensörlerin ölçümlerini takip eden görevliler bulunmaktadır. Herhangi bir gaz değişimi olduğunda bu hususta görevli personele bilgi verilmektedir. Bu durum görevli personelce değerlendirilir ve yapılması gereken işlem yapılır. Kaza sırasında madene girerek işçilerin kurtarılması çalışmasına bizzat katıldım. Bu nedenle ölüm tehlikesi geçirdim. Şu anda psikolojik olarak da ifade verecek durumda değilim. Olayda herhangi bir kusurum olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca müdürü olduğum işletme sürekli olarak hem özel hem de kamu denetçileri tarafından denetlenmektedir. İş sağlığı güvenliği sistemi işletmemizde mevcuttur. Herhangi bir eksiklik bulunmamıştır. Olayın neden kaynaklandığını biz de tespit edemedik.” "Kefaletle serbest kalma" talebi Akın Çelik’in avukatı Yusuf Koçyiğit ise müvekkilinin her hangi bir kusuru olmadığını iddia etti ve tutuksuz yargılanmasını istedi. Koçyiğit müvekkilinin savunmasında şu ifadelere yer verdi. “Delillerden haberdar olmadan savunma yapmak durumundayız. Müvekkilim ile yapmış olduğum görüşme sırasında bana söylemiş olduğu beyana göre kaza sırasında yangından sonra gaz artışı olmuş ancak yangından önce ölçülmüş olan herhangi bir gaz artışı yoktur. Müvekkilim olay sırasında ve olaydan önce üzerine düşen her türlü işlemleri yapmış. Bütün güvenlik işlemlerini yerine getirmiş, çalışma faaliyetlerine katılmıştır. Olay öncesinde veya sonrasında yerine getirmediği herhangi bir güvenlik işlemi yoktur. Olay nedeniyle müvekkilimin aleyhine veya lehine olan delillerin toplanması mümkün olmamıştır. Yangının çıkış sebebi bilimsel olarak tespit edilememiş, müvekkilimin beyanı ve dosya kapsamındaki diğer ifadelerde de belirtildiği gibi ani gelişen bir yangın olmuştur. Bu nedenle müvekkilimin olayda herhangi bir kusurunun olmadığı kanaatindeyiz. Müvekkilime isnat edilen suçun alt sınırı 2 yıldır. Müvekkilimin tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise adli kontrol altına alınmasını mahkemenin uygun gördüğü ayni ya da nakti kefaret karşılığında müvekkilimin serbest bırakılmasını talep ediyoruz.” İşletme Müdürü Akın Çelik, savcılıktaki ifadesinde ise çocuğunun rahatsızlığı nedeniyle olaydan 1 saat sonra madene gittiğini söyledi. Çelik, 2011 yılı Kasım ayından itibaren madende çalıştığını, 7-24 işletmeyle ilgili bütün problemleri gidermekle yükümlü olduğunu söyledi ve "Olay günü, saat 15.00 sıralarında madendeki arkadaşlardan biri telefonla aradı. U3 bölgesi olarak tanımlanan yerden duman çıktığını söyledi. Çocuğumun rahatsızlığı nedeniyle Ocak başına 1 saat sonra gittim" dedi. “Görseydim kimseyi ocağa sokmazdım” Olayın sebebine yönelik ifade veren Çelik, "Kömür kızışması doğal bir olaydır, kendiliğinden gerçekleşir. Sebebini ben de bilmiyorum. Bilirkişi raporlarıyla gerçek ortaya çıkacaktır. Çalıştığım süre boyunca söz konusu maden ocağında herhangi bir anormallik görmedim. Görseydim de, özellikle olay günü hiç kimseyi ocağa sokmazdım. Bizzat onları kurtarmak için kendim girdim. Üzerime düşen her türlü tertibatı aldığım gibi birçok insanın da sağ olarak kurtarılmalarına yardımcı oldum" dedi. Yaşam odası Çelik, ifadesinde, yaşam odasının olup olmadığıyla ilgili soruya, "S panosunun yukarısında 340 doğrusu diye tabir ettiğimiz yerüstüne bağlantı ocak içinden hariç ve temiz havanın olduğu yer üstüne 300 metre sonra çıkabilecek bir kaçış yolumuz mevcuttur. Bu yaşam odasından daha öncelikli ve faydalı bir yerdir. A panosunda da yaşam odasının yapılması konusunda çalışmalara başlanmıştı" dedi. Mağdur avukatı reddedildi Mağdurlar adına sorgulamaya müdahil olmak isteyen Avukat Başak Yeşil’in bu talebi reddedildi. Gerekçe olarak bu talebin yapıldığı esnada sorgulamanın başlamış olması ve sorgu sırasında mağdur avukatının herhangi bir söz hakkı olmaması gösterildi.

Rusya’da Web Siteleri İncelemeyemi alıyor?

Yeni internet yasası ve ardından gelen Twitter, YouTube yasaklarıyla internet sansürünü tadan Türkiye, bu anlamda tek sansür politikası uygulayan ülke değil. Nitekim Putin yönetimindeki Rusya da internet kontrolünü hükümetin eline verecek yeni bir düzenleme yapma hazırlığı içinde. Putin hükümetinin bu planları içinde internetin kontrolünü geliştiricilerin, mühendislerin ve ağ yöneticilerinin elinden alıp kendi hakimiyeti altına almak varken yeni geçen yasadan sansürün boyutlarının daha korkutucu olduğu ortaya çıkıyor. Wall Street Journal Türkiye‘nin haberine göre bu yasa 3 bin veya daha fazla günlük ziyaretçileri olan blog ve sosyal medya kullanıcılarının devlete kaydolmaları zorunluluğu getiriyor. Üstelik Putin’in amacı sadece Rusya’daki interneti değil internet sitelerinin tüm dünyadan erişimini kontrol edebilmek. Diğer bir deyişle Rusların sadece Rusya içinde yaptığı internet gezintilerini sınırlamakla kalmak istemeyen Putin, bunları global olarak da kontrol altına almak istiyor. Bunda Putin’in önünü açan ise Obama hükümeti. Mart ayında geçen “İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu” ve küresel internetin dosya isimleri ve adreslerinin kök bölgesi üzerindeki kontrolünden vazgeçmeyi açıklaması Rus hükümetine bu özgürlüğü vermiş durumda. Bu anlaşmayla ABD’nin internet kontrolü üzerinde bitmiş olması Putin’e fırsat vermiş gibi gözükse de Kongre’de yapılacak bir yasa önerisiyle ABD’nin internet kontrolünden vazgeçmesi engellenebileceği söylenirken bu Putin hükümetini sadece kendi ülkesinde sansür uygulayabilmeyle sınırlayacağa benziyor. Ancak tam tersi durumda Putin diğer herkesin internetini sansürleme fırsatını da kaçırmayabilir.

Gol Düellosu Arsenal - Chelsea

Arsenal Kadın takımı uzatmalara giden karşılaşmada Chelsea'yi 5-3 mağlup ederek FA Women's Cup'ta finale yükselmeyi başardı. Kelly Smith'in penaltı kaçırdığı ilk yarı 0-0 sona ererken 69. dakikada Ji So-Yun ile ev sahibi takım öne geçti. Ancak bir dakika sonra bu kez Kelly Smith ağları bularak skora dengeyi getirdi. Yuki Ogimi bitime beş dakika kala Chelsea'yi bir kez daha öne geçirdi. Ama şaka gibi bir şekilde Kelly Smith yine bir dakika sonra skoru eşitledi. Uzatmaların üçüncü dakikasında Danielle Carter ile maçta ilk kez öne geçen Arsenal, 99. dakikada Shinobu Ohno ile farkı ikiye çıkardı. 104. dakikada Eniola Aluko farkı bire indiren golü attı. 109. dakikada ise Casey Stoney maçın sonucunu belirledi. Arsenal daha önce 12 kez kazandığı kupada, finalde 1 Temmuz'da Everton ile karşı karşıya gelecek.

20 Mayıs 2014 Salı

Tokat attığı iddiasına yalanlama

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Soma ziyareti sırasında markette kendisine tokat attığını söyleyen Taner Kuruca, ifadesini değiştirdi. Kurucu, bugün katıldığı bir televizyon programında "Marketin girişinde sayın başbakanımızın aslında beni korumalardan korumak için uzandığını fark etmedim. O esnada ben oradan bir tokat atıldığını zannettim ki o tokadı atan başbakanımız değil, korumasıymış" dedi. Manisa Medya TV'ye açıklamalarda bulunan Kuruca, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Soma ziyaretinin ardından canlı yayında kendisine bir görüntü izletildiğini belirterek, şöyle konuştu: "Marketin girişinde sayın başbakanımızın aslında beni korumalardan korumak için uzandığını fark etmedim. O esnada ben oradan bir tokat atıldığını zannettim ki o tokadı atan başbakanımız değil, korumasıymış. Onu daha sonra fark ettim. Daha sonra içeriden çekilen görüntüden teşhis ettim, olayı çözdüm ve üzüldüm keşke açıklamamda 'başbakanımız tokat attı' demeseydim diye. Çünkü burada maalesef psikolojik bir baskı altında kalmıştım, onun haricinde korumalar müdahale etti, korumalar başbakanımız korumak adına ki kim olsa bunu yapar. Ben de bir koruma olsaydım aynı şekilde davranırdım, bana verilen görevi yerine getirmek adına. Nitekim ben ağır darbe almadan çıktım oradan, benden sonra markette neler olduğunu bilmiyorum. Ama başbakanın bana yüz yüze geldiğinde küfür veyahut bana hakaret içeren bir söz söylediğini görmedim, duymadım bile zaten arbede vardı" Kuruca, orada Başbakan Erdoğan'a karşı provokatif bir eylem yapılmaya çalışıldığını belirterek, "Sözler üzerinden montaj yapılmaya çalışıldığına inanıyorum. Ben sayın başbakanımızın bana karşı kesinlikle hakaret içerici bir söz söyleyeceğine inanmıyorum" diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini korumak için sarıldığını kaydeden Kuruca, "Bana vurmamış, ben katakulliye geldim. O görüntüler ertesi gün sosyal medyada izletildikten sonra böyle bir şeyin olmadığını görünce gazete beni başbakan aleyhine konuşturmak istedi ama ben prim vermedim" dedi. Kuruca, özel bir televizyon kanalı muhabirine olayları anlattığını hatırlatarak, "Adam 'başbakan sana vurmuş' deyince 'Allah Allah vurmuş galiba...' dedim kendi kendime" şeklinde konuştu. Sözcü gazetesinin iddia ettiği şekilde Başbakan Erdoğan'ın kendisine küfür etmediğini kaydeden Kuruca, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisine vurmadığını söyledi. Ayrıca Erdoğan'dan özür dilediğini bildirdi.

Yeni HP Android Tablet

Yeni HP Android tablet ile alakalı olarak baktığımızda haberler ciddi anlamda gündemi meşgul ediyordu. Zaman içerisinde bu anlamda pek paylaşımımız olmamıştı çünkü haberlerin netleşmesini ve cihazın ne anlamda özellikleri olduğunu da merak ile bekliyorduk diyebiliriz. Nitekim EVLEAKS, bu konu ile alakalı olarak araştırmalarını tamamlamış ve internet üzerinde yeni cihazın görsellerini sunmuş. Uzaktan baktığımız zaman bir çeşit Note tarzı telefon tipini anımsatan kasa yapısı ile dikkatleri çekse de özellikleri ile ciddi anlamda herkesin ilgisini çekecek gibi görünüyor. Zaman içerisinde ürünün teknik özelliklerinin de en hızlı şekli ile basına gönderileceğinden şüphemiz yok. Kasa yapısı açısından son derece önemli değişiklikler göze çarpıyor ve stabil sürümden çok daha farklı bir ürün olacak.

Annelerin Çocuklarıyla Evde Oynayabileceği En Güzel Oyunlar

Çocukların evde oynayabileceği eğlenceli ve keyifli oyun önerileri ile hem çocuklarınız hemde siz güzel vakit geçirebileceksiniz. Sünger Yarışı Her çocuk kendine bir eş bulur. Biri elinde bardakla bir çizginin arkasına geçer. Diğer çocuk ise eline bir sünger alır, karşısında duran bir küvete koşar, süngeri içine batırır ve süngerin suyu emmesini sağlar. Sonra çocuklar ellerindeki süngerdeki suyu bardağa boşaltır. Bardağı ilk dolan ekip kazanır. Tam İsabet İki çocuk diğer arkadaşlarını sünger topuyla vurmaya çalışır. Vurulan çocuk vuran çocuğun kendisi vurulana kadar yere oturmalıdır. Kendisi vurulduğunda bütün “kurbanları” ayağa kalkıp oynamaya devam edebilir.Çocuklardan biri topu havada yakalarsa atan çocuk yere oturmalıdır. Tuz ve Şeker Bir çocuk kaptan olur; diğerleri de belirli bir mesafede karşısına geçer. Kaptan yavaşça kendi etrafına döner ve bir “şeker” bir de “tuz” diye bağırır. Şeker derken diğer çocuklar kaptana yaklaşabilir, tuz deyince de durmaları gerekir. Buna rağmen harekete devam edenler ise başlangıç noktasına geri döner. Kaptana ilk yaklaşan kazanır. Gölge Koşusu Bir çocuk avcı diğerleri ise avlanan tavşanlardır. Avcı tavşanın gölgesine bastığında tavşan yakalanmış olur. Sonra roller değişir. Tavşanların gölgeleri örneğin bir ağacın gölgesiyle kaplandığında yakalanan tavşan serbest bırakılır. Ancak tavşanlar sürekli olarak saklanamaz. Avcı “Bir, iki, üç hadi koş” dediğinde bütün tavşanlar koşmak zorunda kalır.

OLIVIA PALERMO SAÇ MODELLERİ

Olivia Palermo hepimizi kendine hayran bırakan stiliyle, tartışmasız günümüzün moda ikonlarından biri... Başarılı stilinin yanı sıra güzelliğiyle dikkat çeken saçları da sık sık gündem konusu olabiliyor. Olivia Palermo'nun gür ve sağlıklı saçları, hem rengi hem de birbirinden güzel modelleri ile bizleri kendine hayran bırakıyor. Olivia Palermo'nun saç modellerine göz atmaya ve saçlarını şekillendirirken kullandığı yöntemlere göz atmaya ne dersiniz? Her zaman gür ve hacimli saçlar Olivia Palermo'nun kuaförü Andre Davis, saçlara hacim kazandırmanın önemini vurguluyor. Olivia Palermo'nun saçlarını hazırlarken fön yardımıyla saç diplerine mutlaka hacim kazandırıyor. Ortadan ikiye ayrılmış saçlar Olivia Palermo'nun adeta imzası haline getirdiği ortadan ikiye ayırdığı saçları... Kuaförü Olivia Palermo'nun yüz şekline en uygun model olduğu için sık sık ortadan ikiye ayırdığını söylüyor. Kuaförü, Palermo'nun saç diplerine köpük uyguluyor ve ikiye ayırıyor. Stil ikonu saçlarında değişiklik sevdiği için bazen düz bazen de yumuşak dalgaları tercih ediyor. At kuyruğu Olivia Palermo fazla çaba gösterilmemiş gibi duran ancak oldukça güzel görünen at kuyruğu saç modellerini de tercih ediyor. Dalga ile hareketlendirilmiş saçlarını bir lastikle arkadan tutturuyor. Topuz Gevşek bir şekilde toplanan saçları önce at kuyruğu yapılıyor. Sonrasında at kuyruğu saç, kendi etrafından döndürülerek tel tokalarla sabitleniyor. Olivia Palermo'nun saç bakımı Olivia Palermo'nun saçlarına haftada bir kere bakım maskesi yapılıyor. Saçları çok çabuk uzayan Palermo kuaförünü 3 haftada bir boya için ziyaret ediyor. Olivia Palermo'nun kuaförü saçı her gün yıkamanın da gereksiz olduğunu belirtiyor. Palermo'nun yaptığı gibi, bazı günleri kuru şampuanla geçirmek saçın dinlenmesini ve nem oranının korunmasını sağlıyor.

Hızlı göbek eriten şok diyet listesi

3 hafta da istenmeyen göbek yağlarından kurtulmak mümkün. Sadece yapılacak tek şey 3 hafta boyunca b u diyete düzenli uymaktır. Mekik Sabah ve akşam karın acıyana kadar bu hareketi 50 kez yapmak gerekir. Bu hareket yağların kolayca yanmasını sağlar Sopalı hareket Bir sopayı enseye alarak 2 el geçirilir. Bu hareketi hızlı, sağa sola kalçadan yukarı döndürülerek birkaç dakika kadaryapılmalıdır. Bu hareket de karnın yan taraflarında ki yağların yanmasını sağlar. GÜNLÜK TÜKETİLECEKLER İlk olarak kalkar kalkmaz ballı limonlu su tüketilecek. 35 dakika kadar sabah sporu yapılmalıve yürümelidir. Çok fazla ter akıtılmalı ve 20 dakika kadar farklı spor yapılmalıdır. Duş alınmalı ve göbek bölgesi sert bir şekilde sürülmelidir. Biberiye yağı, susam ve ya kekik yağından biri ile göbek bölgesine 5 dakika kadar masaj yapılmalıdır. Kahvaltı 1 orta boy yeşil elma ve 1 orta boy şeftali Ara 1 kibrit kutusu kadar dil peyniri Öğle Derisiz 1 porsiyon kadar ızgara tavuk ve rokalı bol salata Ara 3 ve ya 4 adet yulaflı bisküvi Ara 1 orta boy yeşil elma Akşam Az yağlı 4 ve ya 5 kaşık kadar zeytinyağlı fasulye, mevsim salatası ve küçük bir dilim ekmek Gece Şekersiz ve tarçınlı ılık süt, rezene çayı (3 fincan) yeşil çay Yasaklar Kola ve şekerli içecekler, derili et türleri ve tereyağı, kaymak türleri, alkol, sigara, cips, çerez, beyaz un, çok uyumak, çikolata, şeker, doğum kontrol hapları bu diyeti uygularkenyapılmaması gereken kurallardır. Zayıflatıcı Çay Zayıflatıcı çaylar içerken içine tatlandırıcılar katılmamalı ve ince bir dilim limon ile tüketilmelidir. Yemeklerden sonra da içilebilir ve akşam yemeği erken yenilmelidir. Sabah erken kalkınca metabolizma hızlanır ve yağlar çabuk yakılır.