8 Mayıs 2014 Perşembe

Çok Hasta Olanlar Bunlara Dikkat Etmeli

Hava değişiklikleri yüzünden sık sık hastalanıyorsanız almanız gereken önlemler bu haberde. Sık Hasta Oluyorsanız Bunlara Dikkat Bağışıklık sisteminin iyi çalışması sağlıklı bir yaşam için oldukça önemli, aksi takdirde birçok hastalığa daha sık ve kolay yakalanmış oluyoruz. Çok sık hasta oluyor ve hastalık süreciniz uzun sürüyorsa bağışıklık sisteminizi olumsuz etkileyen etmenlerin neler olduğunu tespit edip gerekli kontrolleri yaptırmalısınız. Diyetisyen Özlem Sert Aydın sık hastalananların yapması gerekenleri sıraladı: Kansızlık bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebilir, tam kan sayımı yaptırmalısınız. Kilo problemi ve beraberinde hareketsiz yaşam riski artırır. Aşırı yorgunluk ve uykusuzluk yaşıyorsanız doktorunuza danışın. Sistit sorununuz varsa tedavi olun. Kan bulgularınızda IgA, IgG, IgM seviyelerinizi ölçtürün. Diş eti hastalıklarınız varsa diş doktorunuza görünün. Troid fonksiyonlarınıza düzenli baktırın. Şeker ve çinko seviyeniz de bağışıklığınızı etkiler. Düzenli kontrol ettirin. D vitamini eksikliğiniz olup olmadığını öğrenin. Basit karbonhidratlı besinlerden uzak durun. Yeterli ve dengeli beslenin. Günlük protein tüketiminize önem gösterin. Et grubundan balık tüketiminizi artırın. Alkol, sigaradan uzak durun. Çay ve kahve tüketiminizi azaltın. Mevsim geçişlerinde doktorunuza danışarak multivitamin desteği alın. Ara öğünlerde uygun miktarda kuruyemiş tüketin. Meyve olarak C vitamininden zengin olanları tercih edin. Her öğün lifli beslenin. Salatalarınıza uygun miktarda zeytinyağı ve limon ekleyin. Probiyotik destek alın, yoğurt ve kefir tüketin. Su içmeyi unutmayın. Açık havada yürüyüşler yapın. Hergün güneş enerjisinden faydalanın. Uykusuzluk sorununuz varsa önlem alın.

7 Mayıs 2014 Çarşamba

Arabalı Marmaray

Henüz Marmaray’a alışamamıştık fakat şimdi de Arabalı Marmaray ortaya çıktı. İstanbul’daki yoğun trafiğe bir çare bulmak için sürekli çözüm aranıyor. En uygun çözümünü Arabalı Marmaray olacağı söylentiler arasında. Köprüdeki trafiği azaltmak için denizin altı kullanılacak.”Marmaray’ın arabalı versiyonu” da denilen Avrasya Tüneli, Kazlıçeşme-Göztepe arasına inşa ediliyor.Haydarpaşa’daki şantiyede, 35 metre derinliğinde ve 30 metre eninde başlangıç noktası oluşturuldu. Proje için geliştirilen tünel açma makinaları “TBM” adı verilen köstebek önümüzdeki günlerde sahaya inecek ve kazıya başlayacak. “TBM” denilen köstebek, denizin 106 metre derinliğine inerek tünel açacak. İki katlı olarak planlanan tünelin 5.4 kilometresi deniz tabanının altından geçecek ve toplam 14.6 kilometrelik bir güzergahı kapsayacak. Proje kapsamında sahil yolu 8 şeride çıkarılarak genişletilecek.Her iki yakada tünel girişlerine gişeler konulacak. Tünele Haydarpaşa’dan girenler denizin altından geçip, Avrupa yakasında Tarihi Yarımada’da yüzeye çıkacak. Marmaray’ın 1 km paralelinde yapılan Avrasya Tüneli’nin mevcut trafik yoğunluğunu hafifletmesi hedefleniyor. Bu tünelle Kazlıçeşme – Göztepe arası 100 dakika yerine denizin altından araçla 15 dakikada geçilebilecek. Denizaltı karayolu yani Avrasya Tüneli’nin 2015′in mayısında bitirilmesi planlanıyor. Seçimlere yetiştirilmeye çalıştırıp halka gözdağı vermek isteyen hükümet bakalım İstanbulun bu yoğun trafiğine çare bulabilecek mi ?

6 Mayıs 2014 Salı

En Fazla İran Yapıyor!

İRAN'ın dünyada en fazla burun estetiği ameliyatı yapılan ülke olduğu ortaya çıktı. Dünya'da en fazla burun estetiği ameliyatıi İran'da İran'ın İngilizce yayın yapan devlet kanalı Press TV'nin haberine göre, İran'da kentlerden yaşayan ortalama her 3 kadından 1'i burun estetiği ameliyatı yaptırıyor. Press TV'ye göre yaklaşık 80 milyon nüfuslu İran'da burun estetiği ameliyatı yaptıran kadınların sayısı, nüfusu 300 milyonu aşan ABD'dekininden tam 7 kat daha fazla. İranlı yetkililer burun ameliyatı yaptıranların çoğunun 'sağlık' nedenlerini gere...

Bozkırın Tezenesi'ne senfonik ağız

Türk Halk Ozanı merhum Neşet Ertaş'ın türküleri Mersin Devlet Opera ve Balesi (MDOB) tarafından düzenlenecek 'Senfonik Neşet Ertaş Türküleri' konserinde seslendirilecek. MDOB'un 'Senfonik Neşet Ertaş Türküleri' konserinin dünya prömiyeri 30 Nisan çarşamba günü saat 20.00'da Kültür Merkezi Opera Sahnesi'nde gerçekleşecek. MDOB Müdürü ve Sanat Yönetmeni Erdoğan Şanal'ın bir yıl önce şef Serdar Yalçın'a götürdüğü teklifle hayat bulacak olan konserde, 60 kişilik orkestra ile 50 kişilik koro görev alacak. Konserde solist sanatçı olarak soprano Bengi İspir Özdülger, Mezzo sopranı Nihan Evren, bas Mehmet Yılmaz ve tenor Onur Polat, Ertaş'ın eserlerini seslendirecek. Korosunu Anıl Aydın'ın hazırladığı konserde, Marina Kvlividze başkemancı olacak. Türkülerin düzenlemesini yapan Şef Serdar Yalçın, Senfonik Neşet Ertaş Türküleri Konseri proje fikrinin MDOB Müdürü Erdoğan Şanal'dan çıktığını belirterek, Neşet Ertaş'ın UNESCO tarafından kabul edilen önemli bir kültürel miras olduğunu dile getirdi. Yalçın, uzun bir hazırlık döneminin ardından yarın sanatseverlerin karşısına dünya prömiyeri ile çıkacaklarını ifade ederek şunları söyledi: "Ertaş'ın herhangi bir parçasının dünyanın farklı bir yerine bu notaları göndermemle çalınıp söylenmesi mümkün olabilecek. Bu nedenle bu konseri bağlamasız ve Türk sazı olmadan düşünmemin nedeni de buydu. Dünyanın herhangi bir yerinde Neşet Ertaş'ın seslendirilmesini amaçladık. Uğraştıkça türküleri daha da çok sevdim. Hatta bazısı makamsal açıdan benim için bulmaca gibiydi ama epey emek verdim. Ciddi bir çalışma sürecinde iyi solistler, orkestra ve koroyla netice aldık. Umarım insanlarımızın istediği gibi olacak. Kendimize yakın ve tanıdığımız müzikler olduğu için insanlar bu projeyi çok sevecek." Senfonik Neşet Ertaş Türküleri konseri, 1 Mayıs perşembe günü saat 20.00'de Kültür Merkezi Opera Sahnesi'nde tekrarlanacak.

5 Mayıs 2014 Pazartesi

Türk Bilim Adamından, Glokom Tedavisinde Önemli Çalışma

İZMİR'deki Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı'nın 28 yıllık hekimi Prof. Dr. Üzeyir Günenç, glokom ameliyatlarında kullanılan ve kendi soyadını verdiği 'Gunenc Trabecular Shunt Implant' ile bilim dünyasına önemli bir yenilik katmanın onurunu yaşıyor. İki yıl önce Türk Patent Enstitüsü'nün 'Faydalı Model Belgesi' ile tescillediği Gunenc implant, geçen yıl da Avrupa Birliği kriterlerine uygun bulundu ve CE Belgesi ile uluslararası geçerlilik kazandı. Türkiye Göz Hastalıkları Derneği'nde Katarakt, Glokom ve Kornea Birimlerinin aktif üyesi, aynı zamanda Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Göz Kliniği'nde Glokom Birimi'nin sorumlusu olan Prof. Dr. Günenç, iki yıl önce glokom (göz tansiyonu) ameliyatlarına yenilik getiren çalışması ile hastalara hem daha konforlu, hem de uygun maliyetli bir tedavi yöntemi sundu. Ameliyat süresini kısaltan ve irise müdahaleyi ekarte eden, daha az travmatizan olduğu için hasta güvenliğini öne çıkaran 'Gunenc Trabecular Shunt Implant' Türkiye'deki 6 sağlık merkezinin katıldığı grubun bir yılda tamamladığı bilimsel çalışmada kullanıldı. Yeni implant, Dokuz Eylül Üniversitesi başta olmak üzere Ankara, Bursa, Eskişehir ve Adana'daki 6 sağlık merkezindeki glokom ameliyatlarında kullanıldı ve başarılı sonuçlar alındı. YURTDIŞINDAN TALEP İlaç ve cerrahi girişimle kontrol altına alınamayan göz tansiyonunda, gözün içinde basınç yaratan sıvının mikrotüp aracılığıyla boşaltıldığını belirten Prof. Dr. Günenç, cerrahi işlem ile ilgili şu bilgileri verdi: "Göz tansiyonu, bir başka deyişle glokom, körlüğe neden olabilen bir hastalık. Özellikle inatçı glokomlarda, birkaç defa ameliyat olmuş ve basıncı düşürmenin zor olduğu vakalarda implant kullanma başarıyı artırmak için önemli bir etken. Yıllardır kullanılan çeşitli implantlar mevcut. Fakat bunlar gözün ekvatoruna bir plak gibi yerleştiriliyor. Daha sonra da bu plağın üzerinde kist formasyonları oluşabiliyor. Dolayısıyla bazı sakıncalar içeriyor ve başarısızlık oranı yüksek. Uzun yıllardır yaptığım çalışmalar ışığında acaba nasıl bir implant geliştirebilir ve başarı şansını artırabilirim düşüncesiyle yola çıktım ve 'Gunenc Trabecular Shunt Implant'ı geliştirdim. Bu yeni model, minik bir drenaj implantı. Hidrofobik akrilikten yapılmış bir materyalden oluşuyor ve katarakt ameliyatlarında göz içine koyduğumuz mercekle aynı özelliği taşıyor. Bu ameliyatlarda gözün içine yerleştirilen mercek nasıl ömür boyu orada kalıyor ve hiçbir dokuya hasar vermiyorsa, bu implant da göze hiçbir reaksiyon vermeden drenaja yardımcı oluyor. Kullanımında belirli bir sayıya ulaştıktan sonra sonuçları yayınlanacak. CE Belgesi aldığımız için uluslararası kullanıma yönelik talepler de gelmeye başladı. Azerbaycan ve Ukrayna'dan davet aldık. Önümüzdeki haftalarda Azerbaycan'a giderek uygulama yapacağım." 'AR-GE ÇOK ÖNEMLİ' Prof. Dr. Günenç, bu çalışmanın kendisi için onursal yönünün büyük olduğunu ifade ederek, "Türkiye'de Ar-Ge çok önemli. Üniversiteler bu konuya yeni yeni ağırlık vermeye başladı. Türkiye'nin kurtuluşu buradan geçiyor. Yeni patentler alınarak dünyaya transfer edilmeli. Ben kendi adıma kalıcı bir eser bırakmak için başlattığım çalışmada böyle bir noktaya ulaştığım ve genç meslektaşlarıma örnek olacağı için mutluyum" dedi.

Yeni Kurulan Vakıf Üniversiteleri

Şuanda ülkemizde yüzün üstünde devlet üniversitesi ve onlarca vakıf üniversitesi var. Ve bunlara ek olarak yapılan ve TBMM tarafından da kabul edilen 5 tane yeni vakıf üniversitesi daha kuruldu. Evet yeni üniversitelerin açılması güzel bir gelişme gibi görünsede, bunun altında yatan işsizlik sorunu da bu üniversitelerin sayısının artışıyla beraber ne yazıkki artacak. Haydi şimdi bakalım, bu üniversitelere nerelerde açılmış ve isimleri neler? Ankara’da “Anka Teknoloji Üniversitesi” İstanbul’da “İstanbul Yeşilyurt Üniversitesi” Adana’da “Kanuni Üniversitesi” Konya’da “Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi” Gaziantep’te ise “Sanko Üniversitesi” Bu üniversiteler dileriz ki ülkemiz ve öğrenciler için hayırlı ve uğurlu olur. Hafta sonu sınava girecek olan tüm üniversite hazırlık öğrencilerine başarılar. Bakarsınız bu üniversiteler de tercihleriniz sırasında işinize yarar.

2013 LYS Ek Yerleştirme Hakkında Merak Edilenler

Üniversite ek yerleştirme tarihi iyiden iyiye yaklaştı. Bu günlerde ise yerleşemeyen adaylar, 2013 ek yerleştirmesi ile ilgili bazı soruların yanıtını arıyor. En çok sorulan soruları derlediğimiz bu yazı ek tercih yapacak adaylar için ilaç niteliğinde. 2013 lys ek yerleştirme kılavuzu 300x225 2013 LYS Ek Yerleştirme Hakkında Merak Edilenler Artık üniversiteler başladı ya da bu pazartesi (23 Eylül) başlıyor. Yerleşemeyen adaylar ise merakla ek kontenjanların açıklanmasını ve ek yerleştirmeyi bekliyor. Bu konuyla ilgili ise yüzbinlerce öğrenci merak içinde. Sürekli mesajlar geliyor. E haklılar da tabi, sanki üvey evlatmış gibi hala bir açıklama yapılmadı. Açıklama yapıldığında ise çok kısa bir süre içinde tercih yapıp, yine kısa süre içinde kayıt olmaya gidiyorlar. Gelelim en çok sorulan sorulara ve uzmanların cevaplarına. 1) Ben ilk yerleştirmede tercih yaptım ve üniversite kazandım, ama kayıt yaptırmadım. Ek yerleştirmede tercih yapabilir miyim? Maalesef tercih hakkınız bulunmuyor. Tercih yapsanız bile, herhangi bir üniversiteyi kazanırsanız kayıt yaptıramıyorsunuz. 2) Ek kontenjan kılavuzu açıklandı mı? Açıklanmadıysa ne zaman açıklanır? Ek kontenjan kılavuzu henüz açıklanmadı. Yani boş kalan kontenjanları şu an için göremiyoruz. ÖSYM cephesinden kesin bir tarih gelmezken, pazartesi-salı günleri arasında kılavuzun yayınlanması bekleniyor. 3) Ek kontenjan kılavuzuna nereden erişebiliriz? Merkezlerden satın alınabilir mi? Ek kontenjan kılavuzu maalesef satın alınamıyor ve basılı olarak bulunmuyor. Sadece ÖSYM’nin sitesinde görsel olarak bulunacak. Bunun nedeni ise sık sık değişiklik yapılıyor olması. Kılavuzun yükleneceği adrese gitmek için tıklayın. 4) Ek yerleştirme sonuçları ne zaman açıklanır? Bu konuda da net bir bilgi olmamakla beraber, Eylül ayının son günleri ile ekim ayının 1′i ya da 2′si arasında sonuçların açıklanması bekleniyor. Önceki yıllara bakıldığında ek yerleştirmeler bu tarihler arasında yapılmış. 5) Ek tercihlerde kaç tane tercih hakkı var? Geçen yıl bu rakam 30′du. Bir değişiklik olması beklenmiyor.

Apple'dan Çevreye Önem

ELEKTRONİK ve yazılım şirketi Apple, iklim değişikliğine karşı dünya kaynaklarını koruyan yeni bir uygulama başlattı. Dünyadaki tüm Apple Store'lar artık ömrünü tamamlamış ve atılacak eski Apple ürünlerini bedava geri alarak dönüştürülmesine yönelik bir çevresel sorumluluğa başladı. Apple'dan yapılan açıklamaya göre, şirketin veri merkezlerinin tamamı yüzde 100 yenilenebilir enerjiyle çalışıyor. Bu çerçevede dünyadaki bazı Apple Store logoları Türkiye İstanbul'daki Zorlu Center mağazası dahil olmak üzere yeşile döndü. Apple Store çalışanları bu güne özel yeşil t-shirtler giydi.

Çörek Otunun Faydaları

Çörek Otunun Yararları corek ot 300x150 Çörek Otunun Yararları Çörek otuna karşı herhangi bir alerjiniz yoksa düzenli olarak alımında bir sakınca görülmemektedir. Bu bitki yüz yıllardan beri birçok hastalıkta tedavi yöntemi olarak kullanılmaktadır. Özellikle vücudun direncini artırması ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirmesin de görülen etkisi büyüktür. Çörek otunun yararlarından biri iltihaplı hastalıklarda tedavi amaçlı kullanılmasıdır. Bazı kanser türlerini yavaşlattığı da yaygın olarak bilinmektedir. Antioksadan etkisi sonucunda, yaşlılık ile ortaya çıkan durumların tedavisinde de kullanılmaktadır. Mide rahatsızlıkları, kalp damar hastalıkları tedavilerinde yan destek olarak hastaya verilir. Çörek Otunu Nasıl Tüketmeliyiz? Çörek otu bal ile karıştırılıp kullanılabilir ya da günlük olarak su ile yutulup içilebilir. Uzmanlar çörek otunun çekilip kullanılmasını fazla önermezler çünkü içerisindeki vitaminlerin kaybolma durumu söz konusudur. Çekilmeden tüketilmesininin daha faydalı olduğu kanısındadırlar. corek otu tohumu 300x225 Çörek Otunun Yararları Çörek Otunun Kanser Hastaları Üzerindeki Yararları Son dönemlerde çörek otunun kanser tedavisi gören hastalar üzerinde kullanılmasının olumlu etkileri gözlemlenmiştir. Bu sebeple daha çok hastalık belirtileri görülmeden düzenli aralıklar ile çörek otu kürlerini kendinize yapmanız ve tüketmeniz gerekmektedir. Çörek otunun yararları, kullanan kişilerde olumlu etkiler yaptığı bilinmektedir.

4 Mayıs 2014 Pazar

İşte Avrupa aldatma rekortmenleri...

Fransız anket araştırma şirketi ‘Ifop’ Avrupada Akdeniz’in iki komşu ülkesi Fransa ve İtalya’yı Avrupa aldatma rekortmeni şampiyonu ilan etti. Geçtiğimiz gün yapılan anket sonuçlarında en çok Fransız ve İtalyan çiftlerin eşlerini aldattığı ortaya çıktı. Fransada her iki erkek’ten biri ve her üç bayan’dan biri eşini devamlı aldatırken İtalyan çiftlerin’de eşlerine karşı sadık olmadığı ortaya çıktı. Yapılan anket sonuçlarında İtalyan ‘signora’ ların yüzde 34’ü eşini aldatırken, erkeklerde aldatma oranı daha yüksek. Aldatma sıralamasını takip eden ülkeler arasında Alman çiftlerde yüzde 46, İngilizler yüzde 42, İspanyol’lar yüzde 30’la sıralamayı takip eden ülkeler oldu. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’nin aktris Julie Gayet ile olan aşk kaçamağı ve İtalyan’ın eski Başbakanı Silvio Berlusconi’nin ‘Bunga Bunga’ ismindeki seks partileriyle devamlı anılması iki aldatma şampiyonu ülkelerin karakterini gösteriyor. Kuzey Avrupa ülklerinde aldatma oranın erkek ve bayanlar arasında yarı, yarıya eşit olması dikkat çekti. Yapılan anket’te Avrupalıların yüzde 30’dan fazlası eşlerini aldatmaya devam edeceğini itiraf etti.